‘Muharrem İnce’ye kaset komplosu’ iddianamesi geri döndü
Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi, Vatan Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce’nin yaşadığı sahte görüntülere ilişkin soruşturma kapsamında “Ankara Kuşu” Twitter hesabının sahibi Oktay Yaşar ve Cevheri İnanç hakkında hazırlanan iddianameyi iade etti. Cumhurbaşkanlığı adaylığından çekilmek. Davanın ağır ceza mahkemesi yerine ilk derece mahkemesinde açılması gerektiğinin belirtildiği kararda, iddianamede “örgüte yardım” suçuna ilişkin herhangi bir ifade, delil ve iddia bulunmadığı belirtildi. “iddianamede
DW’den Alican Uludağ’ın haberine göre, 14 Mayıs seçimlerinde cumhurbaşkanı adayı olan Ülke Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce’nin seçim sürecinde geçersiz ilan edilen görüşleri Twitter hesaplarından yayınlandı. İnce daha sonra seçimlere 3 gün kala 11 Mayıs’ta adaylığından çekildi. Böyle bir görüntünün gerçek olmadığını belirten İnce, devletin prestijini koruyamadığını belirterek, şu açıklamaları yaptı:
“Son 45 günde gördüğümü 45 yıldır görmedim. Sahte makbuzlar, olmayan ayaklar, olmayan manzaralar, fotoğraflar… FETÖ’cüler, İsrail’deki bir cinsel ilişki manzara sitesinden alıp, kafamı kes ifşa et bunu muhalif olsun diye paylaşanlar da var bende görüntü ses kaydı yok bu özel hayatın mahremiyeti değil iftira bu gerçek değil türk devleti itibarımı koruyamadı.Bir vatandaşın, bir cumhurbaşkanı adayının itibarını korumakla görevli devlet, medya, emniyet…”
Bu süreçte Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, aralarında Ankara Kuşu hesabının sahibi Oktay Yaşar ve Eurasia Research’ün sahibi Kemal Özkiraz’ın da bulunduğu 17 zanlıyı gözaltına alırken, aralarında Cevheri Güven’in de bulunduğu 4 zanlı hakkında yakalama kararı çıkarıldı. Bu süreçte Özkiraz serbest bırakılırken, Yaşar’ın aralarında bulunduğu 6 zanlı “hukuka aykırı olarak kişisel verileri elde etmek veya yaymak, özel hayata ilişkin görüntü ve sesleri ifşa etmek” suçundan tutuklandı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Özel Soruşturma Bürosu, Oktay Yaşar ve Cevheri Güven’in belgelerini Terör Savcılığı’na göndererek, 5 kişi hakkında daha dava açtı. Ankara 35. Asliye Ceza Mahkemesi iddianameyi kabul ederken, tutuklu 5 zanlının tahliyesine karar verdi.
Ankara Terör Savcılığı ise Cevheri İnanç ve Oktay Yaşar hakkında iddianame hazırladı. İddianamede Yaşar hakkında, kabahat delillerini yok etmek, saklamak veya değiştirmek, silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte terör örgütüne bilerek yardım etmek, sesli yazı veya görüntülü mesajla hakaret etmek, güçlü bir siyasi partinin faaliyetleri. Bu hataların yanı sıra örgüt müdürlüğünden Cevheri İnanç için de ceza istendi.
MAHKEME TALEBİNİ İADE ETMİŞTİ
Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi, iddianameyi sert eleştirilerle iade etti. İade kararında Oktay Yaşar ve Cevheri Güven’in birlikte yargılanması gerektiği belirtilirken, birlikte hareket ettiklerine dair herhangi bir iddia ve delil bulunamadı. Yaşar’ın tek suçlamasının “Ankarakuşu” isimli paylaşımları olduğunun belirtildiği kararda, iddianamede hangi eylemin hangi tarihte, hangi koşulda ve hangi hatayla gerçekleştiğine dair en ufak bir ifadeye yer verilmediği savunuldu. .
Adları örgüte yardım suçundan olan kişilerin örgütle irtibatı ve iltisakına ilişkin savcılığın herhangi bir soruşturma yürütmediği belirtilen kararda, asliye ceza mahkemesinin açılacağı kaydedildi. görevde yer alan kabahatlere örgüte yardım suçunu da ekleyerek kamu davasının ağır ceza mahkemesinde görülmesi. Paylaşımı yapan diğer zanlıların davasının asliye ceza mahkemesinde açıldığı hatırlatılan kararda, “Aynı paylaşımı yapan zanlıların görevleri, bu zanlıların görevden alınmasını gerektirmektedir. aynı suçlamalara ek olarak özel terör ağır ceza mahkememizde yargılanacaklardır.
Mahkeme, savcılığın bu davayı “sadece ağır ceza mahkemesinde yargılanmak adına” yaptığını belirtirken, savcılığın kamu davasını ilk derece ceza mahkemesine taşıma konusunda “özerkliği” olduğuna dikkat çekti. eylemi gerçekleştiren bu zanlılar hakkında diğer sanıklar gibi “hukuki güvenilirlik adına” emsal suçlamalarla. .
Mahkeme, sanıkların savcılıktan örgüte yardım etme suçu bakımından örgütle bağlantılarının yanı sıra; onlardan eylemlerinin örgüte yardım olarak tanımlanabileceğini netleştirmelerini istedi. Bu aşamadan sonra mahkeme, bu hatanın yapıldığına dair yeterli şüphe varsa belgenin ayrıştırılmasını ve sadece bu suç istikametinde dava açılmasını önermiş ve bu nedenle belgenin iadesine karar verilmesini gerekli görmüştür. yüklenen hatayı oluşturan olaylar mevcut delillerle ilişkilendirilmeden açılan iddianame.
CEVHERİ GÜVEN’İN DÖNÜŞÜ İÇİN ADALET
Kararda, Deniz Baykal hakkında açılan kaset komplo davasında da firari zanlı olan Cevheri İtimat hakkında, suçunu itiraf eden zanlı, tanık, fiziki-teknik takip gibi hareket ettiğine dair iddianamede herhangi bir delile rastlanmadığı belirtildi. diğer zanlılarla birlikte. İnanç’ın örgütün medya yapılanmasında aktif rol oynadığının belirtildiği kararda, muğlak ve muğlak açıklamalara yer verildi, şu ifadelere yer verildi:
“Örneğin, asliye ceza mahkemesinin görev alanına giren ve terörde görev almış, kimliği dahi tespit edilemeyen kişileri hedef aldığı anlaşılamayan kabahatler için hukuk davası açıldığı görülmüştür. Bu itibarla örgütün medya yapısı şematik olarak anlatılmış ve zanlının bu hiyerarşideki yeri açıklanmıştır.Bu zanlının diğer zanlılarla ilişkisi ortaya çıktıktan ve desteklendikten sonra kamu davası açılması zorunludur. kanıtlarla.”